Kuralsız Haber
HV
18 NİSAN Perşembe 07:10

İran'daki Protestoların Arkasında ABD var

Kemal Turgut
Kemal Turgut
Giriş Tarihi : 24-09-2022 23:34

Bir suda iki balık kavga ediyorsa oradan 5 dakika önce uzun bacaklı bir İngiliz geçmiştir. (Bir Kızılderili Atasözü) sözünü duymuşsunuzdur. Yanı başımızda komşumuz İran’da yaklaşık bir haftadır devam eden olaylara bakınca hemen aklıma yukarıdaki atasözü geldi.

İran’da benzer nümayişler zaman zaman oluyordu ancak şu sıralar yaşanılanlar öyle kendiliğinden gelişen hak hukuk arayışları veya bazılarının düşündüğü gibi “rejim” karşıtlığı filan denilerek geçiştirilecek bir mevzu değil.

Şöyle ki; hatırlanacağı üzere geçtiğimiz haftalarda Şangay İşbirliği Teşkilatı üyeleri bir toplantı gerçekleştirmişti. Türkiye’nin de “gözlemci” statüsünde katıldığı bu teşkilata İran da geçtiğimiz yıllarda gözlemci olarak katılıyordu fakat bu seneki toplantıya gözlemci değil asil üye olarak dahil olduğu deklare edildi.

Geçmişten beri ABD ve İngiliz devletleri arasında çekişme unsuru olan ve hemen her iki ülkenin de kendi çıkarları doğrultusunda İran’ı ateşe vermekten çekinmeyeceği hepinizin malumu. İran’da her ne kadar hatırı sayılır bir rejim karşıtlığı varsa da yaşanan bu sürecin rejim meselesi daha doğrusu “İslam karşıtlığı” gözlüğüyle okunması doğru değil.

İran’ı önce Zengezor Koridoru üzerine “kaşıdılar” ve İran da bu duruma teşne olduğundan buraya bodoslama daldı. Rus lider ve Türkiye devletinin açıklamaları ve araya girmeleriyle oyunu boşa çıkardılar. Diğer yandan uzunca bir süredir Suriye ve Irak üzerindeki harekât bölgemiz üzerinden bizi İran’la karşı karşıya getirmek istediler. Şimdi buna birde Kıbrıs Rum kesimine silah satma olayı eklendi. İran’ın Ermenistan’la olan ilişkilerini herkes biliyor ve bu bir sır değil. Karabağ savaşında Ermenistan’a askeri destek verdiği de malumunuz.

Bu özeti geçtikten sonra şunları diyebiliriz. Uzun bir zamandır İran’a uygulanan ambargolar var. İran bu ambargolar yüzünden epey bir ekonomik bunalım yaşadı ve yaşıyor. İlk defa İran ABD ve müttefiklerinin ambargo tehditlini bertaraf edebilecek bir çıkış kapısı yakaladı. Hiç değilse Şangay İşbirliği Teşkilatı ile bu badireyi kısmen hafifleteceğini düşünüyordu. Ne var ki evdeki hesap çarşıya uymadı. Bir yerlerden düğmeye basılmış gibi ülkenin her tarafında protesto hareketleri başladı. Medyaya da bu olaylar sözüm ona “rejim karşıtlığı” olarak lanse edilerek asıl hedef gizlendi.

Bakınız etrafımızda ki ülkeler içinde Türk Dünyası dahil ahlak ve yaşam biçimi olarak bize en fazla benzeyen ülke İran’dır. İran’da yaşayan 40 milyon Türk’ten bahsetmiyorum bile. Her ne kadar farklı dini anlayış biçimlerimiz olsa da İran halkı ile Anadolu halkları örf ve gelenekler olarak biri birilerine çok yakınlar.

ABD ve NATO’nun Rusya’yı kuşatma projesinin bir ayağı olan Ukrayna’da savaş devam ediyor. Orayı Rusya’dan koparabilirlerse hemen akabinde Sıra Gürcistan ve Ermenistan’a gelecek. Sizi AB’ye alıyoruz bahanesi ile buralara önce askeri üsler açılacak akabinde de Türkiye çepeçevre kuşatılacak.

İran’da başlayan olayla bu açıdan dikkat ediniz. Her ne kadar olaylar İran’da cereyan ediyorsa da hedef Türkiye’dir.

ABD bir yandan adalar ve Batı Trakya üsleri aracılığı ile diğer yandan Suriye ve Irak üzerinden ülkemizi kuşatma planına hız kesmeden devam ediyor. Türkiye’nin AB’ye alternatif olarak Şangay İşbirliği Teşkilatı ile geliştirmeye çalıştığı ortaklık birilerini fena halde rahatsız etmeye başladı. Türk dünyası ile birleşmenin arifesinde önce Zengezor Koridoru baltalanmak istendi. Bu olmayınca da İran Kozu devreye sokuldu.

Ülke olarak çok dikkatli olmalıyız. Özellikle siyasiler dış politika meselesini güncel siyasi meselelere alet etmeden sağduyulu bir yaklaşımla ve İran özelinde gelişen bu olayların arakasında Birleşik Krallık ve ABD hegemonyası olduğu gerçeğini asla unutmamalı.

Son olarak da bazı aklı evveller sosyal medya üzerinden kimi İran karşıtlığı kimi de güya İslami dayanışma adına meselenin özünü kaçırıp olayların piyonu olamaya namzet görünüyor. Akıllı olun gençler buradan size ekmek çıkmaz. Burada yaşanılan sadece rejim meselesi ve din meselesi değil. Asıl amaç Güçsüz bir İran ve gücünü dağıtmış bir Türkiye görme planı yapan Evangelist İngiliz ve derin ABD eksenli gelişen siyasi çalkantılar. Bu çalkantıları fırsata çevirmek üzere dışarıdan izleyip ellerini ovuşturuyorlar.

Lütfen meseleye bir de böyle bakın. Kısa bir yazı ile ancak bunları söyleyebildim gerisini siz anlayın artık… Bu işin arkasında ABD var, İngiliz var ve onların içerideki uzantılarının eli var. Anlayın artık!

YORUMLAR